Çocukların her yaş dönemindeki en önemli ihtiyaçlarından birisi anne babalarından ilgi alma ihtiyacıdır. Çocuklar bunun için en olumsuz şeyleri bile yapabilirler. Çoğu zaman aileler neden çocuklarının bu tür davranışlarda bulunduklarını anlayamazlar. Çocuklarsa tesadüfen de olsa anne babalarının hoşuna gitmeyen, yapma dedikleri bir davranış keşfederlerse daha sonra bu davranışın alışkanlık haline gelme olasılığı yüksektir.
Bir süre sonra çocuk yaptığını fark etmemeye başlar ve davranış otomatikleşir. Tırnak yeme de bu davranışlar arasında sayılabilir. Çocuğunun tırnağını yediğini gören anne baba çocuğu için endişelenir, ciddi bir sıkıntısı olduğunu düşünebilir.
Tırnak yeme alışkanlığına 3-4 yaşlarından önce sıklıkla rastlanmaz. Ancak ender olarak 15 aylık gibi erken bir dönemde de görülebilir. Beş yaşlarında başlayıp çoğunlukla 12 yaşlarında duraksayan, bazen de erişkin çağda bile süren bir harekettir. Psikolojide davranışlar değişik psikolojik akımlara göre farklı açıklanmakta ve ifade edilmektedirler. Örneğin tırnak yeme insanların davranışlarına odaklanan davranışçı yaklaşıma göre anne babadan çocuğun ilgi alması için başlayan sonrada otomatikleşerek alışkanlık haline gelen istemsiz bir davranışı ifade etmektedir. Psikanalitik akıma göre ise bireyi rahatsız eden, dolayısı ile bilinçaltına atılan rahatsız edici olayların dışa vurumudur, bir rahatlama yoludur aslında. Çocuğun iç sıkıntısı, kızgınlığının dışa vurumudur. Çocuk bilinçaltı önlenmez dürtüsünü boşaltıp rahatlar. Dolayısı ile bu görüşe göre tırnak yemenin değil, bireyi rahatsız eden sorunların belirlenerek çözülmesi, septomunun yani tırnak yemenin altında yatan sorunların tedavi edilmesi, bireyin rahatlatılması gerekir. Eğer davranışçı yaklaşımdaki gibi sadece davranışın ortadan kaldırılmasına odaklanılırsa, çözüm kısa süreli olabilir ya aynı davranış tekrarlar ya da semptom kayması olarak başka bir davranış ortaya çıkar, tikler, parmak emme gibi.
Tırnak yeme bir güvensizlik belirtisi olarak kabul edilebilir. Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitimin uygulanması, çocuğun sürekli azarlanarak eleştirilmesi, kıskançlık, yetersiz ilgi ve sevgiyle, sıkıntı ve gerginlik tırnak yemeye neden olan başlıca etkenler arasında sayılabilir. Çocukların birçoğunda görülen bu alışkanlığın kazanılmasında, aile içinde tırnak yiyen bir modelin çocuk tarafından taklit edilmesi de bir etken olabilir. En etkili tedavi yöntemi 3-4 yaşlarına kadar bu alışkanlığın anne babalar tarafından görmezden gelinmesidir. Çocuğun bu alışkanlığı kazanmasına neden olan etkenler saptanarak konuya çözüm getirilebilir. Tırnaklara bakım, kremle yumuşak tutmak önerilebilir.
Anne babanın çocuğa yapma dememesi, çocuğun bu konuda ilgi almaması çok önemlidir. Çocuk tırnak yediğinde değil, yememeyi başardığında anne baba ilgi göstermeli ve çocuğu ödüllendirmelidir. Anne babanın cezalandırması, olumsuz tepki vermesi işe yaramayacağı gibi başka olumsuz sonuçlara yol açar, çocuğun özgüvenini olumsuz etkiler.
Anne babanın verdiği tepkiyi değiştirmesi önemlidir. ‘Sen bu davranışını kontrol edemiyorsun, istemeden yapıyorsun, sen bu davranışı isteyerek istediğin zaman yaparsan, bunu kontrol etmeyi öğrenebilirsin, bunun için gel sana bir tırnak yeme saati belirleyelim’ diyerek hem çocuğu şaşırtabilir hem de çocuğun bu davranış sonucunda ikincil bir kazanç olarak ilgi almasını ortadan kaldırmış olur. Belirlenen saatte çocuk 5 dakika kadar tırnak yeme ödevini yapabilir. Buradaki esas hedef ailenin çocuğa verdiği mesajı değiştirmektir. ‘Yap hatta şu kadar süre yap’, ‘ödev olarak yapmalısın’, ‘hatta 5 parmağının tırnağını birlikte yemelisin’ şeklinde bir bıktırma stratejisi de uygulanabilir. Çocuğun elini meşgul etmek; hamur çamur, yapacağını hissettiği zaman elini kavuşturması da bir diğer yöntem olabilir.
Tedaviye başlandığında davranışın kaydının tutulması, hangi durumlarda tırnak yemenin arttığı ya da azaldığı, çocuğun bu davranışı karşısında anne babanın ne yaptığı da önemlidir. Davranışın altında yatan nedenlerin araştırılması ve ortadan kaldırılması, çocuğun sıkıntılı, kaygılı bir kişilik yapısı varsa çocuğun rahatlatılması gerekmektedir. Anne babanın yaklaşımı olumlu sonuçlanmıyorsa profesyonel destek alınabilir.
Yazar
Sonnur KÖSE ÖZTÜRK
Uzman Klinik Psikolog – Psikodrama Terapisti, Oyun ve EMDR Terapisti, Oyun Terapisi Süpervizörü
Detaylı Bilgi